CHP’NİN OYUNU ALAN, CHP’YE HESAP VERECEK!
İhanet edenler, halkın iradesini yok sayanlar, Eleştirilere elbette ki maruz kalacaksınız! Çünkü siyaset, yalnızca koltuklara oturmak, fotoğraf çektirmek, değildir. O koltuklar Cumhuriyet Halk Partisi’nin alın teriyle, partililerin sokak sokak verdiği mücadeleyle, örgütün gece gündüz çalışarak kazandığı oylarla belediye Başkanı, belediye meclis üyesi olacaksınız; sonra da yapılan en ufak haklı eleştiride sesinizi yükseltip haklı çıkmaya çalışacaksınız. Hadi oradan! Yok öyle yağma!
Unutmayın, CHP’nin oylarıyla seçilen herkes, o oyların namusunu taşımak zorundadır. O oylar şahsi malınız değil, size emanettir. Emaneti koruyamayan, emanete ihanet eden, hesap sorulduğunda cevabını veremeyen, o koltuklarda oturmaya layık değildir.
Didim’de, Aydın büyükşehir belediyesinde, Sökede ve diğer Belediyelerde, belediye başkanlığından, belediye meclis üyelerine kadar kim CHP’nin oylarıyla o koltuklara oturduysa, şunu asla unutmasın: O koltuklar babalarının malı değildir! O koltuklar örgütün, emekçilerin, gece gündüz çalışan partililerin, Didim sokaklarında CHP bayrağını dalgalandıran gençlerin, kadınların, yaşlıların alın teriyle kazanıldı. Kendi keyfi ve çıkarcı arzularınız doğrultusunda kullanamazsınız.
Bugün, Didim belediye meclis toplantılarında yaşanan tablo, aslında her şeyi gözler önüne seriyor. CHP listesinden seçilmiş bir isim olan Hicran İzmit Hanım, CHP’li meclis üyelerinin haklı eleştirilerine maruz kalıyor. Çünkü CHP’li üyeler, halka hesap vermenin gereğini yapıyorlar. Onların söyledikleri şahsi değil, örgütün sesidir, halkın talebidir.
Gelelim asıl meseleye… CHP listelerinden meclis üyesi seçilen Hicran İzmit hanım. Belediye meclis toplantısında size yöneltilen eleştiriler boşuna değildir, şahsi değildir. CHP’li meclis üyelerinin yaptığı eleştiriler haklıdır, doğrudur, yerindedir. Çünkü onlar, sadece kendi adlarına değil; on binlerce CHP seçmeninin sesi olarak konuşmaktadırlar. Size yöneltilen her söz, aslında halkın dilinden çıkan bir hesaptır.
Ama ne yapıyorsunuz? O eleştirileri ciddiye almak, kendinizi sorgulamak yerine karşıya saldırıyorsunuz. Oysa siyasetçinin en büyük erdemi, eleştiriden ders çıkarmak, özeleştiri yapabilmektir. Eleştiriye tahammül edemeyen, farklı sesi bastırmaya çalışan, demokrasiyi içine sindirememiş demektir.
Şunu biliniz ki; CHP’li Didim Belediye başkanı Hatice Gençay, CHP’li meclis üyeleri, halktan aldıkları yetkiyle o kürsüde konuşuyor. Onların hakkı ödenmez, onların sesi susturulamaz. Onların hakkını gasp eden, onların eleştirisine kulak tıkayan, bilsin ki bu halk haklarını helal etmiyorlar!
Bu saatten sonra yapmanız gereken bellidir: Ya çıkıp açık yüreklilikle “evet, hatam var” diyerek özür dileyecek, ya da o oyları aldığınız gibi geri vereceksiniz. Çünkü CHP seçmeni, kimsenin koltuğunu korusun diye oy vermez. CHP seçmeni, şeffaflık, hesap verebilirlik, dürüstlük ve halk için mücadele ister.
Kısacası; oylarla gelen, oylarla gider! O koltuğa otururken aldığınız her oyun sorumluluğunu taşıyın. Taşıyamıyorsanız, çekilin! Çünkü ne CHP örgütü ne de CHP seçmeni, emanetine sahip çıkamayanı affetmez.
Son sözüm net:
CHP örgütü, Didim’de onurlu bir mücadeleyle kazandığı oyları emanettir diye verir. O emaneti taşıyamayan, emanete ihanet eden, günü geldiğinde o koltuğu terk eder. Çünkü bu örgüt, tarih boyunca sırtından hançerleyenleri de, emanete sahip çıkanları da hiç unutmadı.
Didim halkı, örgütü ve CHP’li meclis üyeleri haklıdır! Ve biliniz ki haklarını size helal etmiyorlar!
Meclis üyeliğinden derhal istifa edin. Bu istifa çağrım sadece size değil, CHP’den istifa eden diğer Belediye Başkanlarına ve Belediye meclis üyelerine de çağrımdır.
Her daim baki olan dileklerimle, Dost kalın, Dostlukla kalın, Hoşça kalın.
HÜRAYDIN HABER



