TERÖRSÜZ TÜRKİYE: TARİHİN DÖNÜM NOKTASI Emrah Irsık'ın Kaleminden. Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşundan bu yana türlü iç ve dış tehditlerle yüzleşti. Ancak 40 yılı aşkın süredir bu milletin omuzlarına çöken en ağır yük, şüphesiz ki bölücü terör belasıydı. Binlerce canımızı alan, milyonlarca insanımızın yüreğini yakan, doğudan batıya bütün Türkiye’yi ekonomik ve sosyal anlamda yaralayan bu bela, artık tarihin tozlu raflarına kaldırılmak üzere. İşte “Terörsüz Türkiye Süreci” tam da bu noktada, Cumhuriyet tarihinin en stratejik hamlesi olarak karşımızda duruyor. Bu sürecin mimarları, yıllardır devlet aklının ve millet iradesinin buluşma noktası olmuş iki büyük lider: Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Dr. Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan. Onların kararlılığı, cesareti ve tarihî vizyonu olmasa, bu adım atılamazdı. Ekonominin Önündeki En Büyük Engel Kalkıyor Terörle mücadele için harcanan paranın büyüklüğünü sayılarla ifade etmek kolay değil. Ancak resmi ve gayri resmi hesaplamalara göre, Türkiye son 40 yılda trilyonlarca dolar kaynağını terörle mücadeleye harcadı. Bu para, şehit kanının, güvenlik operasyonlarının, lojistiğin, teknolojinin, altyapı harcamalarının ve sosyal yaraların bedeliydi. Artık bu kara deliğe giden kaynaklar, milletin refahına akacak. Emeklinin maaşına, memurun alım gücüne, işçinin ücretine, çiftçinin tarlasına, esnafın tezgâhına, öğrencinin bursuna, işadamının yatırımına güç katacak. Üretim artacak, sanayi gelişecek, tarım yeniden altın çağını yaşayacak. Yüksek teknoloji yatırımlarına ayrılacak fonlarla Türkiye sadece tüketen değil, üreten ve ihraç eden bir ülke olacak. Süreci Baltalayanlar ve Milletin Cevabı Ne yazık ki bu tarihî fırsatı göremeyenler, görmek istemeyenler var. PKK’nın silah bırakmasından rahatsız olan çevreler, bu ülkenin kanayan yarasının kapanmasını istemiyor. Çünkü onlar için barış, huzur ve milli birlik; siyasi rant kapısının kapanması demektir. Başta İYİ Parti ve Zafer Partisi olmak üzere, bu sürece köstek olan, fitne ateşini diri tutmaya çalışan tüm kesimler, milletin hafızasında kara bir sayfa olarak yerini alacaktır. Milletin gözünde, “hayır” diyerek terörsüz bir geleceğe karşı çıkanlar, yarın tarih önünde hesap vermekten kaçamayacaktır. Tarihin Yazdığı İsimler Bundan yüz yıl sonra tarih kitapları bu süreci anlatırken, iki isim özellikle öne çıkacak: Dr. Devlet Bahçeli ve Recep Tayyip Erdoğan. Çünkü onlar, milletin kaderine yön veren, zor zamanlarda cesur adımlar atan liderler olarak anılacak. Devlet Bahçeli, devlet aklının ve milli ülkünün rehberi; Recep Tayyip Erdoğan, iradenin ve siyasi liderliğin sembolü olarak gelecek nesillere örnek olacak. Onlar, farklı dünya görüşlerinden gelseler de milletin ortak geleceği için birleşerek, tarihe “Terörsüz Türkiye” mührünü vuran liderlerdir. Son Söz Bugün, milletçe tarihi bir kavşaktayız. Önümüzdeki yol, huzurun, kalkınmanın, birlik ve beraberliğin yolu. Bu yolda yürürken, bu vizyonu hayata geçiren liderlerimize sahip çıkmak, sadece siyasi bir tercih değil, milli bir görevdir. Allah, bu milleti terör belasından kurtaranlardan razı olsun. Allah, Dr. Devlet Bahçeli’ye ve Recep Tayyip Erdoğan’a uzun ömür, güçlü irade ve daimî muvaffakiyet nasip etsin.