Resmi Tatiller
Bir bayram daha geçiriyoruz. Turizm de tatil günleri, bir taraftan da umut günleridir. Ne yazık ki o umudun gerçekleşmesini bir türlü yaşayamıyoruz. Pandemi dedik, pandemi geçecek iyi olacak, olmadı, Rusya’nın Ukrayna ya saldırısı oldu, yine umut geleceğe kaldı, yani bugünlere. Yabancı turistin bu dönemlerde fazla olmayacağını biliyorduk. Fakat yurt içi turizminin hareketli olur beklentisi vardı, o da olmadı, çünkü siyaset kararlarını zamanın da veremiyor. Türkiye de resmi tatil günlerini uzatmak bir gelenek haline geldi, biz Avrupa gibi birkaç sene evvelden tatil günlerini, köprü günleri de buna dahil ayarlayamıyoruz. Tatil günlerine olacak beklentiler tatile yaklaştıkça daha da yoğunlaşıyor. Hele pandemiden sonra ve Rusya – Ukrayna savaşı esnasında bu beklentinin gerçekleşeceği umudu kesin gibi görünüyordu. Tatilciler de Turizm destinasyonları da Şeker Bayramı tatilinin 9 güne çıkacağına inanmışlardı. Olmadı ve hayal kırıklığına gerçekten uğradılar.
Pandemi tam iki senemizi aldı, İki sene içerisin de turizm sektörü ve onun ile ilişkili 54 sektör sıkıntı yaşadı, hatta kimi can çekişti. Pandemi süresi içerisin de turist çeken ülkeler kendi yurt içindeki vatandaşlarını tatil yapmaları için teşvik ettiler ve para desteğinde bulundular. Türkiye de bu doğrultuda bir destek olmadı. Şu anda ise Rusya savaşı ile daha kötü durumdayız. Ukraynalıların gelmeyeceği kesin, Rusların ise sadece az bir kısmı gelebilir.
İspanya, İtalya, Yunanistan, Portekiz yukarıda belirttiğim pazarlara bizim bağlı olduğumuz kadar bağlı olmadıkları gibi Avrupa ülkeleri sırası geldiğinde kendi içlerinde dayanışmayı da ön plana çıkarabiliyorlar.
Türkiye gibi 84 milyon nüfusu olan bir ülkede yerli turist bulunmayan bir nimettir. Gerçi alım güçleri düştü, çocuklarına nasıl kitap kalem alırım derdine düştüler, fakat tatil şevkini kayb etmediler. Bu Bayram sönük geçti. Bundan böyle yapılması gereken nasıl ki yurt dışında 140 ülkede tanıtım atağına geçtik ise, bunun aynısını yurt içinde de yapmalıyız, fakat tatilciye maddi destekte bulunarak bunu yapmalıyız. Tatilin bir kısmını devlet ödemeli, yapılacak ödemeği bütün sezona yaymak zorunda değiliz, düşük sezonlarda destekler sunulmalı. Bunun haricin de bütün akrabaların hepsinin bir anda bir yerde tatil yapmamaları, akraba tatillerini de aylara yaymaları gerekir.
Önümüzde 19 Mayıs, var, Kurban bayramı (rahatlıkla 10 gün tatil olabilir) var, 30 Ağustos, 29 Ekim. Bu günden tezi yok bundan böyle resmi tatil günleri uzatılmıyorsa açıklansın, uzatılıyorsa da açıklansın, herkeste ona göre tatil programını yapar, boş beklentilere girmemiş olur.
Hikmet ATİLLA