NAZİLLİDE KESTANE HASADI BAŞLADI

Kestanelerimizin belli miktarı kestane şekeri için Bursa’da bulunan Kestane şekeri işletme ve fabrikalarına gitse de, çiğ olarak da iç piyasa da ve çeşitli ülkelere ihraç edilen bir ürünümüzdür.

NAZİLLİDE KESTANE HASADI BAŞLADI Nazilli Ziraat Odası Başkanı Necdet İzgü 1200 rakımlı Yaylapınar Mahallesinde kestane hasadı yapan kestane çırpıcıları ile birlikte kestane hasadı yaparak açıklamalarda bulundu. Nazilli Ziraat Odası Başkanı Necdet İzgü açıklamasında, “Nazilli’nin 1.100 ve 1.200 rakımlı kestane bahçelerinde hasattayız. Ben Nazilli Ziraat Odası Başkanı olmamın yanı sıra aynı zamanda Bölgemiz kestane üreticilerindenim. Şu anda kestanelerimizin hasat zamanı. Kaliteli kestaneler 900-1000-1200 rakımlı bölgelerde yetiştirilmektedir. Kestane bölgemiz için üreticilerimiz için çok önemli bir gelir kaynağıdır. Bölgemizde yetişen kestanelerin cinsleri şekerci yani şekerlemeye uygun olan cins kestanelerin bölgemizde çok olmasından dolayı şekerleme sanayinin hammaddesi yani bölgesi sayılır. Kestane şekeri işletmelerinin çoğu Bursa’da olsa da Bursa Bölgesindeki kestane ağaçlarının hastalık nedeni ile kestane ağaçlarının kurumalarından dolayı, Bursa’da bulunan tüm işletmeler yani kestane şekeri fabrika ve işletmeleri kestane şekerinin hammaddesi olan kestanelerini bölgemizden karşılamaktadırlar.     Bu açıdan bölgemiz çok önemlidir. Kestanelerimizin belli miktarı kestane şekeri için Bursa’da bulunan Kestane şekeri işletme ve fabrikalarına gitse de, çiğ olarak da iç piyasa da ve çeşitli ülkelere ihraç edilen bir ürünümüzdür. Türkiye’de 60 bin ton civarında üretilen kestane üretiminin 20 bin tonu bölgemizde üretilmektedir. Bölgemiz de bu kestane hastalıkları nedeni ile etkilenmektedir. Az da olsa kestane ağaçlarımızda kurumalar görülmektedir. Bunun içinde yetkililerden bu duruma vakit geçmeden önlem almalarını istiyoruz. Dal kanseri dediğimiz hastalık ile ve kabuk altı kurtlarının çaresini bulmak için Türkiye’deki bilim adamlarımızdan, Tarım Bakanlığımızdan, kestane üreticileri olarak yardımcı olmalarını istiyoruz. Bölgemiz üreticileri sabırla bu hastalıkların çaresinin bulunmasını istiyorlar. Bölgemiz Türkiye’miz dünyanın 3 büyük kestane üreticisi konumundadır. 60 bin ton civarında kestane üretiminin 20 bin tonu Aydın il sınırları içerisinde üretilmektedir. Katma değer üreten bir üründür. İnşallah kestane sezonumuzun kazasız ve belasız bir şekilde bol kazançlı bir sezon geçirmelerini istiyorum” dedi. 1200 rakımlı Yaylapınar Mahallesindeki kestane bahçesi içerisinde açıklamalarını sürdüren Necdet İzgi kestane üretimi ile ilgili olarak’da, “Kestanelerimiz ağaçlardan sırıklarla ve zorluklarla yere düşürüldükten sonra hammadde olarak hemen piyasaya girmiyor yani satışa çıkmıyor. Yere düşürülen kozalaklar toplandıktan sonra çuvallar içerisinde açılan belirli çukurlara doldurularak belirli bir süre olgunlaşması yani kabuğundan çıkması için beklemeyi gerektiriyor. Kestaneler bu çukurlarda üzerleri ot ile örtülmesinin ardından belirli aralıklarla sulanarak bir ay kadar bekletiliyor. Nazilli ilçemiz Aydın ilinin en fazla kestane üretiminin sağlandığı bir ilçemizdir. Bölgemizde üretilen bu kestaneler yurt içine pazarlanmasının yanı sıra yurt dışına da ihraç edilmektedir. Genellikle Avrupa ülkeleri, İtalya, İspanya, Almanya gibi, Orta Doğu ülkeleri, İsrail, Ürdün, Lübnan ve Rusya gibi ülkelere gönderilmektedir” dedi. Nazilli Ziraat Odası Başkanı Necdet İzgü, “Kestanelerimizin ticaretinin yapılması ile birlikte kestanelerimizin çeşitli tüketim alanları var. kestane unu üretimi yapılarak, çocuklarımızın kemik yapılarının gelişmesinde büyük faydaları bulunmaktadır. Kestane şekeri, kavurmalık ve su içerisinde haşlamalık gibi tüketilmektedir. Çok geniş kapsamlı bir tüketime sahip değerli bir üründür”     Kestane hasadı ile ilgili olarak da, “Kestane hasadı her yıl Ekim ayı içinde başlayıp Kasım ayı’nın sonlarına kadar devam eder. Hasat zamanında tüm kestane üreticileri sırıkçılar ve kestane toplayıcıları tarafından toplanır. Hasadı çok zordur. Kestanelerimiz 1100-1200 rakımlı bölgelerde yetişir” dedi. Kasım ayı geldiğinde arkadaşlarımız ile birlikte kestanelerimizi topluyoruz. Toplanan kestaneler belirlenen kestane çukurlarının içerisine çuvallarla taşınarak çukurlara doldurulur ve üzerleri otla örtülür. Üzerleri örtüldükten sonra belirli aralıklarla üzerleri sulanır. Bunun amacı da kozalağın içerisinde bulunan kestanelerin olgunlaşmasına ve kayganlaşmasına sebep olur. Bu durumda bir ay sürer. Daha sonra çukurların içerisinden çıkarılan kestanelerimiz patoz makineleri ile kozalakların içerisinden ayrılmaları sağlanır. Elde edilen kestanelerimiz artık hazır hale gelmesinin ardından tüccarlar vasıtası ile iç ve dış piyasaya pazarlaması sağlanır” dedi. HÜRAYDIN GAZETESİ / Bahattin Albayrak