BASINA VE KAMUOYUNA

Haberin muhatabının erişimin engellenmesi için mahkemeye başvurması ve mahkemenin kararı doğrultusunda haber yayından kaldırıldı. Ne hikmetse aradan 3 gün geçtikten sonra bana ait olduğu iddia edilen whatsaap konuşmalarını içeren bir görsel yayına verildi.

BASINA VE KAMUOYUNA Kıymetli Meslektaşlarım ve değerli Aydınlılar; 1995 yılında İzmir’de başladığım gazetecilik mesleğini onur ve şerefimle Aydın’da da gerçekleştirmeye özen gösterdim, göstermeye de çalışıyorum. Aydın’da yaklaşık beş yıl önce kurulan Emin ve Mehmet Aydın kardeşlere ait TvDen adlı televizyonun kuruluşu sırasında kendilerine verdiğim borç parayı yaklaşık iki yıl önce geri istememle sistemli saldırılara maruz kaldım. Bu ahlaksız saldırılar sadece benimle sınırlı kalmadı ve Basın İlan Kurumun’nda çalışan eşim Funda Cihan Ulucan’a kadar uzandı. Aynı şekilde benim üzerimden Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na da iftiralarda bulunuldu. Yaklaşık iki yılldır bu konularla ilgili susmayı tercih ettim ve hepinizin bildiği gibi Aydın Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti’nin Mart ayında yapılan olağan genel kurulunda tekrar Cemiyet Başkanlığı’na aday oldum. Seçimlerde gazeteci arkadaşlarım Arif Kunur ve Erman Çetin de başkanlık için yarıştı. Seçimler sırasında da yalan ve iftira dolu haberlerle karşı karşıya kaldım. Cemiyetimiz üyelerinin oylarıyla tekrar cemiyet başkanı seçildim. Seçimin hemen ardından seçimi 31 oy farkla kaybeden Erman Çetin’in yapmış olduğu haberlerin muhatabı oldum. Seçim kaybetmeyi hazmedemeyen Erman Çetin’in ve Erman Çetin’i destekleyen Emin Aydın’ın sistemli saldırıları bu süreçte de devam etti. Sistemli şekilde İtibar Suikasti yapanlara karşı genel anlamda susmayı tercih ettim. Ancak bugün yapılan haberler sonrası konuşmak gerektiği de zorunlu hale geldi. Geçtiğimiz Cuma günü Aydın İş-Kur İl Müdürlüğü’nde ikisi de evli iki çalışanın mesai saatleri içinde kurumda cinsel ilişki yaşadıkları haberini yaptım. Haber yayınlanmadan önce haberin yayınlanacağını duyan konunun muhatapları benimle görüşmek istediler. Haberde adı geçen kişi, bir arkadaşım aracılığı ile futbol maçı yaptığımız halı sahaya kadar geldi ancak ben görüşmeyi reddettim. Sonrasında bir çok kişi telefonla arayarak haberi yapmamamı istedi. Haber yayınlandıktan sonra kaldırmam için bir çok kişi baskı yaptı. Haberin muhatabının erişimin engellenmesi için mahkemeye başvurması ve mahkemenin kararı doğrultusunda haber yayından kaldırıldı. Ne hikmetse aradan 3 gün geçtikten sonra bana ait olduğu iddia edilen whatsaap konuşmalarını içeren bir görsel yayına verildi. Devleti dolandırmaktan çekinmeyen, kendi arabalarına zarar verip “Özlem Çerçioğlu yaptırdı” diye yaygara koparan, Aydın Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı’nda çalışan bir kişinin kimlik bilgilerini kullanarak kumpas yapan ve suçüstü yakalanan Mehmet ve Emin Aydın kardeşler, devletin kurumunda yaşanan rezaleti normalleştirmeye çalışan ve benim bu haberi yapmam karşılığında 50 bin lira aldığımı iddia eden paylaşımlar yaptılar. Hemen ardından seçim kaybetmeyi hazmedemediği her halinden belli olan Erman Çetin ve Özlem Çerçioğlu’na düşmanlığı ile tanınan Servet Töz, haber sitelerinde bana ait olduğu iddia edilen bir whatsaap konuşmasının görselini haber olarak paylaştılar. Meslektaşlarım ve kamuoyu iyi bilmeldir ki, hakkımda çıkan sözde yazışmalar ve ekran görüntüsü diye paylaşılan görseller gerçekle alakalı değildir. Çok net ifade ediyorum ki, konuyla ilgili telefonumu savcılığa kendi isteğimle teslim edeceğim ve A’dan Z’ye incelenmesi talebinde bulunacağım. Ayrıca bahse konu haberlerde İmar A.Ş.’de “Bankamatik Memuru” olduğumla ilgili de aynı başvuruyu yaparak araştırılmasını isteyeceğim. Eğer bir kelime maddi veya başka türlü menfaat sağlamakla ilgili yazışmam çıkarsa Aydın'ı terk ederim. “Belge” diye yayınlanan bu görsellerin uydurma ve sahte olduğu ortaya çıkınca Erman Çetin, Emin Aydın, Mehmet Aydın, Servet Töz ve benzer paylaşımları yapanlar da aynı onurlu duruşu gösterebilirler mi? Bu yaşıma kadar hiç bir Allahın kulundan haksız beş kuruş menfaat sağlamadım. Onurum ve şerefim bahse konu rakamlara satılmayacak kadar değerlidir. Asıl üzüldüğüm konu ise, Aydın’da gazetecilik algısının düştüğü bu durumdur. Sahte belge üreterek suç işlediğini bile bile bu yayınları yapanların gazetecilik mesleğine verdiği zararın telafisinin olmayacak olmasıdır. Cem ULUCAN Aydın Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı HÜRAYDIN HABER